Yusuf Demirci Kimdir?
Yusuf 27 yaşındayım. 2018 Beykent Üniversitesi Yazılım Mühendisliği mezunuyum. Futbol ve arabalara meraklı olan biriyim.
Tam olarak yazılıma ne zaman başladın?
2015 senesi üniversite ikinci sınıfta başladım o zaman araştırdım hangi alanlar var ne yapabilirim diye. Yazılımcı olmaya karar vermiştim zaten yazılım mühendisliği okuyordum mobil ilgimi çekmişti. Kendime 6 ay hedef koydum dedim ki 6 ay sonra ufakta olsa bir uygulama yapacağım ve bu uygulama ile şirketlere başvuracağım dedim. 6. ayın sonunda yani üniversitenin ikinci sınıfının sonunda bir şirkette Android Developer olarak çalışmaya başladım.
Bir günün nasıl geçiyor?
Sabaha yaklaşık 9 – 10 da falan uyanıyorum. Kahvaltı yaptıktan sonra dikkatimi dağıtmadan ilk başta işime odaklanıyorum ne kadar geç işe başlarsam o benim tüm konsantrasyonumu ve verimi öldürüyor. Bu yüzden hemen kahvaltıdan sonra işe oturuyorum.
Öğlen bir mola veriyorum. Bazen spor salonuna gidiyorum. Bu hem zihnimi dağıtmama hem de güzel bir öğle arası olmasına neden oluyor. Eğer spora gitmezsem herhangi bir kafeye gidiyorum. Öğleden sonra kafede çalışıyorum. Konsantrasyon tahminen 5 gibi falan dağılıyor. 5’ten sonra biraz daha sakin takılıyorum. Akşam yemeğimi yiyorum, biraz oyun oynuyorum. Akşam yemeğinden sonra motivasyonuma göre kendi kişisel projelerime bakıyorum veya normal işteki projelere devam ediyorum bazen de hiçbirine bakmayıp oyun oynuyorum. Biraz kafa dağıtıyorum arkadaşlarımla buluşuyorum.
Tam zamanlı bir iş mi yoksa freelance bir iş mi?
Freelance çalıştığınız zaman olay sadece teknik bilginiz değil müşteri bulabilmek kendinizi pazarlayabilme, kendinizi satabilme, müşterileri ikna edebilme, ürün çıkartabilme ürünü mağazada paylaşabilme yani işin en başından en sonuna kadar bilgi sahip olmanız gerekiyor ve çalışma saatleriniz yok.
Yani normalde insanlar işinin patronu olmak istiyor, sırf 9/5 çalışmamak için ama klasik bir laf vardır ya patron oldum artık 7/24 çalışıyorum gerçekten öyle. Yani akşam 9’dan sonra bilgisayarı açmanız gerekebiliyor. Bu yüzden yaptığınız işi gerçekten sevmeniz gerekiyor. Seviyorsanız freelancer da olursunuz.
Maaşlı işe göre bence biraz daha zor çünkü maaşlı işinizde yapacağınız şeyler bellidir. 9/5 arası çalışırsınız 5 ten sonra bilgisayarı kapatırsınız ve diğer hayatınıza devam edersiniz. Ama freelancer olmak demek müşteriden her an gelecek bir cevabı bir soruyu bilip ona göre aksiyom alabilmek demek. Bu yüzden biraz daha zor diyebilirim.
Peki bu zorluğun üstesinden nasıl geliyorsun? Yeni başlayacak freelancerlara ne gibi tavsiyelerde bulunursun?
Zorluğun üstesinden en güzel motivasyonunuzla gelebilirsiniz. Bunda bir motivasyon olması gerekiyor. Temizinden para sizi motive edebilir. Özellikle yurt dışına çalışıyorsanız freelancer uzun vadede gerçekten çok iyi kazanç sağlıyor ve özgürlük istediğin zaman çalışabiliyorsunuz. Yani maddi bir kaygınız yoksa bir ay boyunca hiçbir iş almazsınız kazandığınız parayı gezerek yersiniz.
Yeni başlayanlara verebileceğim tavsiyeler ilk başta sabırlı olmalı ve olabildiğince erken başlamaları. Ama tabii ki belli bir teknik seviyenin de üzerinde olması gerekiyor. Gereğinden fazla erken başlanıldığı zaman freelance’de kötü tecrübeler elde edilebilir. Bu yüzden freelance soğuk yaklaşılabilir ilk başta bir 6 ay boyunca sabretmek gerekir. Küçük işlere başvurup işleri yavaş yavaş büyütmek gerekiyor. Sabrın sonunda güzel projeler daha iyi yerlere geliyor.
Ne zamandan beri freelance olarak çalışıyorsun?
2020 Mart ayında benim aslında aktif maceram başladı. Ondan önce bir iki ufak işim oldu ama onlara tam bir freelance iş diyemem. Tam zamanlıya geçişim ise Eylül 2021’de oldu. Almanya’dan temelli olarak Türkiye döndüm ve tam zamanlı freelance çalışmaya geçtim.
İş sürecini nasıl yapıyorsun?
Aynı anda iki tane proje devam edebiliyor bir sıkıntı olmuyor. Ben parça parça çalışmayı tercih ediyorum. Mesela bana bir App geliyor. Ben bu App’i 10 parçaya bölüyorum. Önce bir parça üzerinde geliştirme yapıyorum ve müşteriye teste gönderiyorum. Müşteri onu test ediyor, sıkıntılar varsa söylüyor ve daha sonra diğer parçaya devam ediyorum. Aynı anda iki tane hatta üç tane proje ilerleyebiliyor.
Tam olarak UpWork’e neden girdin?
UpWork ortamı bana cazip geliyordu. UpWork biraz müşteriye özel iş yapıyorsunuz. Müşteri geliyor şöyle bir fikrim var diyor ve o fikir seninmiş gibi tavsiyelerde bulunup geliştiriyorsun. Bu benim hoşuma gidiyor. Müşterilerle iletişime gidiyorsun.
UpWork hikayem şöyle başladı. 2020 senesinin başında ben UpWork hesabı açtım ve iş başvurularına başladım. İlk başta ufak tefek işler başlıyorsun. Tabii ki büyük işler gelmiyor. O ufak tefek işler büyüyor, büyüyor. Önce 5 $ kazanıyorsun, sonra 10$ – 50$ -100$ -1.000$ gibi artıyor. En son iki tane güzel iş geldi ve baktım bu işler beni 4 ay, 5 ay çok rahat bir şekilde maddi olarak götürebilecek işler. Tamam dedim ben full time freelance geçmek istiyorum. Bütün freelance maceram böyle başladı.
Sence yazılım nedir?
Bence yazılım mühendislikle sanatın bir karışımıdır. Her şey düzgün bir altyapı da kullanıcıyı yormadan senkron bir şekilde çalışması gerekiyor. Bu da tam olarak bence sanat ile mühendisliğin birleştiği ve iş birliği yaptığı yer.
iOS geliştirmeye sence nereden başlanır?
Bence en güzel yazılımcıların ürettiği eğitimlerle başlanır. Mesela 100 günde swıft öğreten kurslar var. Her gün için bir video var. Bu kursa başlanabilir ama başladıktan sonra ufak ufak projelerde öğrenmesi gerekir. Mesela ilk proje tek ekranlı çok basit bir hesap makinesi. Bu şekilde zorluk seviyeleri arttırılarak. Belli bir seviyeden sonra iş yapabilecek seviyeye geliyorsunuz. Ondan sonrası yağ gibi akıyor.
Türkiye iOS yazılımcılar ne kadar kazanıyor?
Çok iyi kazanıyor gerçekten. Yani diğer sektörlere göre kıyasladığımızda da yazılımın kendi içindeki alanlarına göre bence çok güzel rakamlar kazanıyorlar. Şu anda bir rakam versem bile birkaç ay sonra rakamlar çok değişecek ama şu anda 7.000 ila 10.000 lira arası net maaşla işe başlıyor. 2-3 sene deneyim olduğu zaman MIT pozisyonuna geldiği zaman 10.000 ila 20.000 arası bir maaş skalası var.
Kendini güncel tutmak için neler yapıyorsun?
iOS sistemi ile alakalı haberler buluyorum. Bunları Twitter’da takip ediyorum. Arkadaşlarımızla beraber oluşturduğumuz Whatsapp ve Telegram grupları var. Orada bilgileri birbirimize paslıyoruz ve hatta özel bir şey öğrenmek istediğim zaman Google’a yazıyorum. Çünkü Google da çok fazla kaynak var ve konu hakkında farklı bakış açıları elde edebiliyorsun. Bol bol makale okuyorum o konu hakkında ve tüm makaleleri değerlendirip iyi yönlerini alıp kendi sentezimi ortaya çıkartıyorum.
Sence yazılım sektörünün görünmeyen veya bilinmeyen yönleri var mı?
Tabii ki var bir ekip ile veya freelancer olarak çalışırken özellikle yazılımcı olmayan birileriyle çalışırken onlara bir şeyler anlatmamız gerekiyor. İşimiz sadece teknik kısımda olmuyor, onları ikna etmemiz gerekiyor. Bu yüzden iletişim becerilerimizi bence çok güçlü olması gerekiyor. Yani oturayım köşeye sadece kodumu yazayım. Tabii ki öyle yaparak da hayatınızı geçirebilirsiniz ama ilerlemek istiyorsanız daha iyi yerlere gelmek istiyorsanız iletişim becerileri bu konuda çok önemli. Aynı zamanda biz fiziksel değil daha çok zihinsel çalışıyoruz. O yüzden günün sonunda gerçekten zihinsel çok yorulabiliyoruz.
Mesela insanlara başım çok ağrıdı bugün çalışmaktan dediğimiz zaman insanlar şey diyebilir ya tüm gün bilgisayarın başında oturuyorsun nasıl sağlayabilir ki diyebiliyor. Bu biraz bilinmeyen yönler. Bir de kendimiz çok fazla güncel tutmamız gerekiyor ya arka tarafta çok araştırma yapıyoruz insanlar bunları da böyle göremiyor, bilmiyor. Bunlar birazcık en basitinden Apple her sene geliştiriciler yapıyor. Her sene yeni şeyler ekliyor. 12 ayda bir işte onlar gelecek, sen onları deneyeceksin test edeceksin onlar hakkında tecrübe edineceksin sonra projelerinde kullanacaksın uzmanlaşacaksın gerçekten zaman alan ve yorucu bir süreç.
Bir keşken var mı? Zamanda yolculuk yapsaydın hayatında neyi değiştirirdin?
Herkes gibi var. 2013 – 2014 yıllarında video düzenlemeyle ben ciddi seviyede uğraşıyordum. Counter Strike oynuyordum o zamanlar gerçi hala da oynuyorum ama o zamanlar bunu videolaştırıyordum. Yani oyunda ki kil dediğimiz şeylere yeni değişik, zor vuruşları çok güzel bir şekilde videoyu düzenleyip güzel bir çıktı yapıyordum.
Onu devam ettirebilseydim. Şu anda çok daha farklı yerlerde olabilirdim. Çünkü şu anda video tarafı YouTube tarafı çok fazla gelişti. Bunun dışında geçmişe gitseydim, okula harcadığım zamanı biraz daha minimuma indirip iş hayatına daha daha erken atılırdım.
İş konusunda daha fazla kendimi geliştirmek isterdim. Yazılım öğrenin. Eğer biraz bilgisayardan anlıyorsanız bilgisayardan hoşlanıyorsanız onun karşında saatler geçirmekten zevk alıyorsanız oyun dahi oynuyor olabilirsiniz.
Yazılım öğrenin çünkü hiçbir meslek dalı kimseye bu kadar kolay ve hızlı para kazanma şansı vermiyor. Yurt dışına çıkma şansı vermiyor. Bugün Amerika’daki bir şirkete başvurursanız iş görüşmesine girseniz bir ayda mülakatınız sürse 1 ay vizeniz sürse 2 ay sonra Amerika’ya yerleşme şansınız var ve bu muazzam bir şans verince 2 ayda hayatınız tamamen değişebilir bu yüzden yazılım öğrenin ve global düşünün diyebilirim.
Yerel metriklere ve pazarlara bağlı kalmayın dünyada 7 milyar insan var. Neden sadece 80 milyon müşteriye bağlı kalasınız. Hedefleriniz de uzun vadeli olsun. Kısa vadeli kazançlarınızı uzun vadeli devasa kazançlar karşısında tercih etmeyin.
Senin motive eden şeyler nelerdir?
Aslında çok kısa, sadece iki madde var. Başarma arzusu ve insanları şaşırtabilmek beni motive ediyor.
Hayatında kırılma anı dediğin bir anın var mı?
İki tane temel anım var. İlk Android’den iOS’e geçişim. Tanıdığım abim tarafından şirkete alındım. Hiç iOS bilmiyorken beni geliştirdi ,eğitti ve iOS’e geçiş sağladım. İkincisi ise Almanya’da çalışırken bir şirkette iki tane güzel freelance iş alıp Türkiye’ye dönüp tam zamanlı freelance olmaya karar vermem. Benim en büyük kırılma anımdı.
15 milyon TL’en olsaydı ne yapardın? Neden?
5 milyon ile 2- 3 tane ev alıp kiraya verirdim. Bu benim şu anki yaşamı sağlayacak aylık sabit gelirimi sağlardı. Diğer 5 milyon ile birkaç yerden arsa alırdım. Bu da uzun vadede geleceğe yönelik bir yatırım olurdu. Diğer 4000 öyle. Emtia, borsa, döviz, kripto para, piyasa oranı, yatırım yapardım. Bu yatırımda orta uzun vadeli yüksek kazanç getiri sağlardı. Son kalan 1 milyon ile de istediğim arabayı artan para ile de güzel bir tatile çıkardım.
Çaycı mısın kahveci mi?
İkisini de çok seviyorum moduma göre karar veriyorum. Mesela enerjiye ihtiyacım varsa kahve içiyorum. Sabahleyin genelde çay içerim, öğlenleyin enerjim gelsin diye kahve, akşamları rahatlamak için tekrar çay içerim.